TRT Genel Müdürü Mehmet Zahid Sobacı, TRT’ye ilişkin düzenlemeler de içeren torba kanun teklifinin görüşüldüğü TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda konuştu. Sobacı, TRT yayınlarında muhalefete yer verilmediği eleştirilerine, “Devlet televizyonu olarak ben Cumhurbaşkanının Cumhurbaşkanı sıfatı ile yaptığı konuşmaları, etkinlikleri, projeleri, her türlü sözünü dakika dakika veririm, vermek zorundayım” diyerek yanıt verdi.

“Şirket gibi hareket edeceksen niye vergi topluyorsun?”

Komisyonda söz alan İYİ Parti Samsun Milletvekili Erhan Usta, teklifteki TRT ile ilgili düzenlemelere itirazlarını şöyle sıraladı: “TRT’nin nasıl bir statüde olacağına ilişkin bir karar vermesi gerekiyor. ‘Şirket kursun, şirketlere ortak olabilsin’ maddesini getiriyorsunuz. ‘Ücretleri yönetim kurulu belirlesin’ deniliyor. Bu da normal bir özel sektör için düşünülebilecek bir şey. Özel sektördeki özel kanallar kadar iddialı diziler yapıyorum, rekabet ediyorum dolayısıyla bana özel sektör muamelesi yapın diyor. Bu tartışılır ama aynı TRT, en yüksek devlet memurunun aldığı maaşı istiyor. Niye alsın? Burada bir çelişki var. En yüksek devlet memuruyla kendisini mukayese ediyor, bandrol geliri almaya devam ediyor. Özel sektörle rekabet eden bir özel sektör firması gibi hareket edeceksin niye o zaman vergi topluyorsun? Bu meşru bir soru değil mi ya özel sektör olacaksın ya da eğer kamu olacaksan özel sektör statüsünden de vazgeçecek. Şimdi bedelsiz arazi istiyor, Hazine arazileri TRT’nin rekabet ettiği diğer özel kanallara veriliyor mu?”

“Bandrol geliri olmazsa TRT 2 gibi bir kanalı göremezsiniz”

TRT Genel Müdürü Mehmet Zahid Sobacı ise, bandrol ve kamusal katkı payına ilişkin şöyle konuştu: “TRT kamusal katkı payı alıyor tüm muadillerinde olduğu gibi. Bandrol gelirlerini eğer almazsak TRT 2 gibi kültür sanat yaşamını ayakta tutan bir kanalı görmezsiniz. Çünkü özel sektör kar maksimizasyonuyla hareket ettiği için kültür sanat yaşamını önemsemeyebilir. TRT katkı payı aldığı için TRT Çocuk kanalını reklamsız bir şekilde yayınlayabilir. O kanala da reklam verilse TRT’nin kazanacağı paranın haddi hesabı yok. Yelpazeyi ve verdiği kamu hizmetini de karşılaştıralım. Bu anlamda, kamu yayıncılığı çerçevesinde hakkını verdiğimizi düşünüyorum. Ama bir hususu da belirtmek isterim; ‘biz zaten bandrol geliri alıyoruz oh ne ala’ gibi bir yaklaşım içinde de değiliz. Bandrol gelirimiz önemli bir gelir bizim için ama biz göreve geldiğimizde kamu payı dışında elde ettiğimiz gelir yüzde 23’tü, bu oran 2024 yılı itibarıyla yüzde 31. Kamu katkı payı dışında da bir artışımız söz konusu. Dizilerimiz de eleştiriliyor ama biz bu dizileri dışarıya ihraç ediyoruz. Kendi değerlerimizi, kültürümüzü de dışarıya ihraç etmiş oluyoruz. Aslında Batı merkezli ve tek merkezli bir transferi artık çift yönlü hale getiriyoruz. Bundan da şu anda 703 milyon liralık bir gelir elde ediyoruz.”

CHP Manisa Milletvekili Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu’nun, “Cumhurbaşkanının bunu arttırma ve indirme yetkisi var. O zaman geliriniz oranında neden indirilmiyor” sorusuna Sobacı, “TRT’nin o kasayı batırmamak arzum var ya o biraz da onun yansıması” yanıtını verdi.

“Siyasi görüşüne bakılsaydı zaten TRT’de hiç çalışmaması lazımdı”

TRT’nin ‘Teşkilat’ dizisinden boykot çağrısı yaptığı gerekçesiyle çıkartılan oyuncu Aybüke Pusat’a ilişkin sorulara yanıt veren Sobacı, şunları söyledi: “TRT oyuncuyla doğrudan sözleşme imzalamaz, dizi projesini getiren yapımcıyla sözleşme imzalar. Yapımcının castını belirlemesine profesyonel standartlarla yaklaşır. Aksi bir tavır içinde olsaydık, yani oyuncunun sosyal yaşamına, siyasi görüşüne bakılsaydı zaten Aybüke Hanımın TRT’de hiç çalışmaması lazımdı. Demek ki bakmıyoruz ki TRT’de çalışabiliyor. TRT’de yasaklı oyuncu listesi söz konusu değil. Aybüke Pusat bir boykot çağrısına kamuoyuna açık şekilde destek vermiştir. Bu boykot TRT’yi de kapsamaktadır. Aybüke Pusat ‘TRT’de benim dizimi izleme’ demektedir. Hem benim dizimde çalışacaksın, istihdam hakkım olduğu kadar beni izleme diyen bir boykotun parçası haline geldiğinde TRT’nin dışında koymak da TRT’nin işveren olarak en doğal hakkıdır. Aybüke Pusat’ın dahil olduğu boykot TRT’yi içermese bizi bağlamayabilir.”

İYİ Parti Samsun Milletvekili Erhan Usta, “Aybüke Pusat mevzusunda bir anda özel sektör oldunuz. Ben bir işverenim, kapının önüne koyarım demek. TÜİK’in bir çalışanı ‘TÜİK’in açıkladığı verilerle ilgili benim de endişelerim var’ dese onu hiç kimsenin kapıya koyma yetkisi var mı? Kimi zaman özel sektör gibi konumlandırdığınızda bunu savunabiliyorsunuz” dedi.

“Cumhurbaşkanımız AK Parti Genel Başkanı olarak konuşuyor, bunları vermeyelim mi?”

TRT Genel Müdürü Sobacı, tarafsızlığa dair eleştirilere ise şu şekilde yanıt verdi: “Tarafsızlık meselesi, TRT bağlamında ezelden ebede tartışılan bir mesele. İsminin önünde devlet televizyonu var, içerisinde de TRT Haber gibi bir kanal var. Bu tarafsızlık meselesinde süreler ve Ekrem İmamoğlu ve İBB’deki yolsuzluk iddialarına ilişkin haberleştirmeler üzerine karşımıza çıkıyor. AK Parti’ye ayrılan süre binlerce dakikalar ama CHP’ye ayrılan süre 23 dakika, 45 dakika denildi. Bu sürelerin nasıl ölçüldüğü hiç sorgulanmadan kabul edildi. Bu rakamların, sorgulanmadan siyasetin meselesi haline gelmesi, aslında en çok bizim sahada çalışan elemanlarımızı zora soktu. Bu süre hesaplarında 23 dakika olmayacağı çok net. Bu inandırıcı bir rakam değil. Cumhurbaşkanımızın hem Cumhurbaşkanı hem AK Parti Genel Başkanı sıfatı var. Dolayısıyla her iki çerçevede verilen yayınları aynı kovaya koyup buradan bir rakam çıkartıp karşısına da sadece bir genel başkan rakamını saptırarak koyarsanız böyle uçurumlar ortaya çıkar.

Nihayetinde biz Cumhurbaşkanımızın bir devlet başkanı ziyaret ettiğinde bunu vermeyecek miyiz? Cumhurbaşkanımız yurt dışına gittiğinde bunları veriyoruz, toplu açılış törenlerini veriyoruz. Cumhurbaşkanımız AK Parti Genel Başkanı olarak konuşuyor bunları vermeyelim mi? Devlet televizyonu olarak ben Cumhurbaşkanının cumhurbaşkanı sıfatı ile yaptığı konuşmaları, etkinlikleri, projeleri, her türlü sözünü dakika dakika veririm, vermek zorundayım.”

“Genel Başkanımız Beyazıt’ta olacak, canlı yayında verecek misiniz?”

AK Parti Denizli Milletvekili Nilgün Ök, “Dünya’nın hiçbir yerinde ayaklanmalar devlet televizyonunda canlı verilmez” dedi. CHP Rize Milletvekili Tahsin Ocaklı ise “Bu ayaklanma değil. Öğrenciler, işçiler, öğretim görevlileri herkes hakkını arıyor” yanıtını verdi. CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer de “Yayınlara baktığımızda büyük bir tarafgirlik var. Ben Cumhurbaşkanının her şeyini vermek zorundayım diyor’ ama Sayın Cumhurbaşkanının diğer partilere yaptığı siyasi eleştirilerde ona verilen yanıtı da vereceksiniz. Siz onu vermiyorsunuz. AK Parti-MHP grup toplantılarının tamamını veriyorsunuz. CHP’yi beş dakika bile vermiyorsunuz. Siz CHP’yi tamamen yok sayıyorsunuz. Bu akşam Genel Başkanımız Beyazıt’ta olacak verecek misiniz canlı yayında” dedi.

İYİ Partili Usta ise “Genel Müdür yapılan bu haksızlığı çok güzel içine sindirmiş, söyleyecek bir şey yok” diye konuştu.

Oksijen